Hastalıklar

Uzun bir süredir yazamadım. Açıkcası yazmak içimden gelmedi. Çünkü bu sürede benim sevgili biricil oğluşum üst üste hasta oldu. Biz de kahrımızdan mahvolduk. Bayramdan bir kaç gün önce havadan bir virüs kaptı ve boğaz enfeksiyonu oldu. Ateşi 40 dereceye çıktı. Acilen doktora gittik ve antibiyotik kullandık. Benim bin bir zahmete katlanıp gündüz memeden kesme operasyonum yarıda kaldı. Mecburen yine emzirmeye başladım. Zavallı yavrum boğazları kötü olduğu için birşey yiyemedi. Doktorumuzun müsadesi ile bayram tatili için Yunanistana gittik. Demirciğim iyileşti diye denize soktuk ve çocuk yine fenalaştı. Hemen geri döndük. Ateşimiz yine 40 derecelere çıktı. Mecburen hastaneye yatırdık ve serum taktırdık. Hayatım boyunca böyle bir acı yaşamadım. Neyse ki bir günde normale döndük ve evimize geldik.                               

Demir bebiş iyileşti diye sevinip Kıbrısa 3 günlüğüne tatile gittik. Orda da bir yerden mikrop kaptı ve göğsü iltihaplanıp şişti.  Ateşi yine 40 dereceye fırladı. Cerrahi müdahale ile iltihapı çekip aldılar. Zavallı bebişim ağlamaktan harap oldu. İğne tedavisine  başladık. Küçücük haliyle bir sürü acılara dayandı. Başına gelmeyen kalmadı. Halen de ateşi düşmüyor. Ara ara yükseliyor. 

Bu arada tek güzel şey artık anlamlı kelimeler kullanmaya başladı. Al diye elindeki bir şeyi veriyor. Gel, aç, mama, dede, anni ve de babaaaaaaa diye bağırıyor. Evdeki eşyaların yerleri yine değişti. Koltuklara inip çıkmayı öğrendi, kapıları kapatıyor. Camlara çıkmaya çalışıyor, elinde dolu poşetler evin içinde sürükliyor ve daha neler neler . Çoook ama çookk yaramaz bir bebiş oldu. Annesinin ve babasın dünyalar tatlısı yavrusu seni çok ama herşeyden çok seviyoruz.......